Connect with us

LİSTELER

Gizlice Hepimizin Yaptığı 16 Absürt Şey

İtiraf edin. Kimse görmeden, kimseye söylemeden yaptığınız o küçük, absürt ritüelleriniz var. Bazen kendinize bile “Ben neden bunu yapıyorum?” dediğiniz, bazen de içinizdeki çocuğun tatlı bir isyanı olan o anlar… İnanın, yalnız değilsiniz. thegeyik olarak, insanlığın ortak sırrı olan bu gizli davranışları bir bir deşifre ediyoruz. Hazır mısınız? Buyurun, listemize göz atın ve “Aaa, ben de!” deyin.

1. Asansörde Yalnızken, Aniden Gelen Dans Krizleri

Kapılar kapandı, asansör hareket etti ve siz dünyanın en harika, en gizli dansçısına dönüştünüz. Aynaya veya kapının yansımasına bakarak yaptığınız o iki saniyelik “robot-yıldırım-salsa” karışımı hareket… Sonra aniden bir kat çaldı, siz hemen donup “ciddi insan” pozuna geçtiniz. Bunu yapmayan var mı?

2. Diş Fırçalarken Evi Turlamak ve Hayatı Anlamlandırmak

Diş macununun o ferahlatıcı hissiyle balkona çıkıp sabahı selamlamak, mutfaktaki meyvelere bakıp “Bugün sağlıklı besleneceğim” diye düşünmek, salondaki perdelere şöyle bir el sallamak… Diş fırçası adeta bir hayat felsefesi sopasına dönüşüyor, kabul edin.

3. Şampuanla Duşta Epik Dramalar Canlandırmak

Şampuan kutusu elinizde bir mikrofon, duşakabin ise dünyanın en büyük konser alanı. Ya da saçınızdaki köpüklerle “Acılı bir aşk hikayesinin başrolü” sizsiniz. Suyun sesi, sizin en içli repliklerinizi ve en yüksek notalı şarkılarınızı örtbas eden en büyük dostunuz.

4. Yürürken Hayali Senaryolar Kurup Aniden Gülümsemek

Sokakta yürürken, zihninizde bir anda kendinizi bir talk show’da konuk, iş yerinde kahraman veya eski sevgilinize muhteşem bir laf söylerken hayal ediyorsunuz. O kadar gerçekçi ki, anlamsız bir gülümseme yüzünüze yapışıyor. Karşıdan gelen insan “Bu niye gülümsüyor?” diye düşünürken, siz kendi Oscar konuşmanızı yapıyorsunuz.

5. Otobüs/Tren Camına Parmakla Yazı Yazmak

Yağmurlu bir gün, tozlu bir cam… Ve işaret parmağınız. İsim baş harfleri, küçük bir kalp veya sadece bir çizgi… O cama yazdığınız o anlık yazı, içinizdeki romantiğin sessiz bir isyanı. Bir sonraki durağa kadar silinip gidecek olsa da…

Advertisement

6. Mağazadaki En Absürt Ürünü Bulup Eşinizle/Arkadaşınızla Göz Teması Kurmak

“Buna kim para verip alır ki?” dediğiniz o devasa, tüylü, işlevsiz obje… Onu bulduğunuz an, hemen yanınızdakine bakıyorsunuz. Ve o da size bakıyor. İşte o an, o saçma ürünün mucidi olmasanız da, onun saçmalığını anlayan bir zihinsel üstünlük anı.

7. Telefonu Cebinde Sanıp Cebini Yoklamak ve Panik Anı (Olduğu Gibi Çıkardı!)

Evet, geldik listenin belki de en evrensel maddesine. Telefon zaten elinizdeyken veya diğer cebinizdeyken, bir anlık boşluk ve panik… Hızlıca cebinizi yokluyorsunuz, telefon yok! Kalp atışları hızlanıyor. Sonra fark ediyorsunuz: O sırada tam olarak o telefonla birine mesaj yazıyorsunuz. İşte bu, modern çağın en yaygın mini travması. Bunu yaşamayan, dijital bir efsanedir.

8. Biri İçeri Girdiğinde, Anlamsız Bir Şekilde Bilgisayar Sekmelerini Değiştirmek

Derin bir felsefe makalesi mi okuyorsunuz, yoksa sadece sosyal medyada mı geziyorsunuz? Fark etmez. Kapı açılma sesiyle birlikte, sanki çok önemli ve karmaşık bir iş yapıyormuş gibi rastgele bir Excel dosyasına veya haber sitesine tıklıyorsunuz. “Meşgul ve verimli” görünme içgüdüsü.

9. Süpermarkette, Sepeti Tek Tekerlekle Sürmeye Çalışmak

O iki tekerlekli sepeti, tek tekerlek üstünde dengede tutma mücadelesi… Bu, market alışverişinin gizli olimpiyat sporudur. Başardığınız an, içinizde küçük bir zafer çığlığı atarsınız.

Advertisement

10. Yastığı Düzeltirken, Anlamsız Bir Konuşma Yapmak

“Evet, evet. Buradaki mesele şu…” diye başlayan ve hiçbir anlamı olmayan, yastığı düzeltirken yaptığınız o monolog. Yastık, en sadır dinleyiciniz.

11. Araba Sürmeyenlerin, Yolda Yürürken Gizli “Parkur”lar Yapması

Kaldırım taşlarının arasına basmamak, çizgilerin üzerinden atlamak… Bu, yetişkinlerin “Ya basarsam lav olur!” oyunudur. İçinizdeki çocuğun fiziksel tezahürü.

12. Mikrodalgada Isınan Yemeğin Son 3 Saniyesini Saymak

“3… 2… 1… BİP!” Ve o “bip” sesinden hemen önce, eliniz zaten mikrodalganın kapısında. Bu, evrenle kurduğunuz küçük bir senkronizasyon anı.

13. Birini Beklerken, Gelen Her Araba İçin “Geliyor mu?” Diye Bakmak

Bekleme eylemini, bir gerilim filmine dönüştüren o bakışlar. Her araba, “acaba bu mu?” sorusuyla yeni bir umut, yeni bir hayal kırıklığı getirir.

Advertisement

14. Duşta, Alnınıza Düşen Su Damlasıyla Konuşmak

“Hayır, oraya kaçma!” Alnınızdan veya burnunuzdan süzülen o su damlası, sizin için bir düşman, bir puzzle parçasıdır. Onu yakalamak, duştaki en büyük görevinizdir.

15. Telefonda Numara Çevirirken, Tuş Seslerini Ağzınızla Çıkarmak

Çok eski bir alışkanlık. Tuş sesi çıkarmayan dokunmatik ekranlı telefonlarda bile, parmağınızı ekrana basarken ağzınızdan “bip, bip, bip” sesi çıkıverir.

16. Evde Yalnızken, Biri Gelmiş Gibi Yapıp “Merhaba!” Demek

Ve son sırrımız… Evde tamamen yalnızken, içgüdüsel olarak “Hoş geldin!” veya “Ben buradayım!” gibi bir şey söylemek. Sonra etrafa bakınıp “Kime dedim bunu?” diye düşünmek. Bu, sosyal bir varlık olmanın en saf, en komik tezahürüdür.


Advertisement

Akbank Müşterisi Ol, Avantajı Yakala
Ad 3
Keep Scrolling

The Geyik sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bunları da sevebilirsin