Sekste Erkeğin Ortalama Boşalma Süresi Ne Kadardır?

Boşalma süresi, cinsel sağlığın önemli bir göstergesi olarak ele alınan fizyolojik bir süreçtir. Ortalama boşalma süresi, farklı bireylerde çeşitli biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bu sürenin ölçülmesi ve değerlendirilmesi, hem bireysel sağlık açısından hem de cinsel işlev bozukluklarının tanı ve tedavisinde önemli bir rol oynar.

Eğer bir bilim insanı değilseniz, hayal kırıklığı yaratacak derecede hızlı bir cinsel birleşme deneyimlediyseniz, muhtemelen kendinize şu soruyu sorarsınız: “Cinsel birleşme “normalde” ne kadar sürer?”

Bir bilim insanı ise aynı soruyu biraz daha farklı bir biçimde şöyle sorar: İntravajinal ejekülasyon için latans sürenin ortalaması nedir? Elbette ki seks; penisin vajinaya yerleştirildiği ve ejekülasyonun gerçekleşmesinden çok daha fazlasıdır, fakat diğer kısmı tanımlamak her zaman kolay değildir (öpüşme, sürtünme vs.). Dolayısıyla daha basit ve özelleştirmek için biz yalnızca boşalma anına odaklanacağız. Ejekülasyon için ortalama bir zaman ölçümü, doğrudan içine dalınacak bir konu değildir. İnsanlara seninki ne kadar sürüyor diye sormak oldukça problemli bir yaklaşım olurdu değil mi?

Öncelikle bu duruma dair iki ana problem söz konusu; bunlardan birisi, insanlar genellikle kendi sürelerini yukarıya çekme eğilimine sahiptirler, çünkü toplumum böyle beklentileri olduğu düşünülür. Diğer problem ise insanlar genellikle kendileri için bu sürenin ne kadar olduğunu mutlak suretle bilemezler.

Seks, insanların yatağın yanındaki saati izlerken yaptıkları bir şey değildir ve sevişme sırasında zaman tahmininde bulunmak zordur. Peki Araştırmalar Ne Diyor? Bu konudaki en iyi çalışma, dünyanın çeşitli yerlerinden 4 haftalık bir cinsel birleşme deneyimlerini içeren 500 çiftten elde edilen (çiftler kronometre kullanarak ölçüm yapıyor ve araştırmacılara bildiriyor) verilerle ortalama bir ejekülasyon süresi tahmininde bulunuyor. Katılımcıların bir kronometre ile birleşme anında “başlat” butonuna bastıklarını ve boşalma ile de “durdur” butonuna bastıklarını düşünmek pratik anlamda oldukça tuhaf gelebilir.

Ayrıca şunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor ki bu durum, katılımcıların o anki modlarını ve belki de her şeyin doğal akışında ilerlemesini ciddi anlamda etkilemiş olabilir. Fakat bilimsel anlamda şu an için sahip olduğumuz en güvenilir veriler bunlar. Peki bu veriler ışığında araştırmacıların ulaştığı sonuç nedir? Öncelikle en şaşırtıcı sonuç; sürenin büyük oranda farklılık içeriyor olması. Her çift için ortalama süre (her birleşmede alınan değerlerin ortalaması) 33 saniyeden 44 dakikaya kadar değişkenlik gösteriyor. Arada 80 katlık bir fark söz konusu. Dolayısıyla, seks için “normal” bir zamanlama olmadığı açık.

Bütün çiftlerin ortalaması (teknik olarak medianı) 5.4 dakika olsa da bu ortalama en kısadan en uzuna doğru 500 çift sıralandığında 5.4 dakika olarak belirlendi. Ancak çalışmanın bazı ilginç ikincil sonuçları da söz konusu.

Örneğin, kondom kullanımı bu süreyi pek etkilemiyor ve sünnetli erkek olsun ya da olmasın geleneksel olarak penis duyarlılığını etkilediği düşünülen bazı şeylerin de bu noktada pek belirleyiciliğinden söz edilemiyor. Çiftlerin hangi ülkeden olduğu da pek belirleyici olmasa da Türkiye‘den elde edilen veriler, Hollanda, İspanya, İngiltere ve ABD’den elde edilen verilerden önemli oranda kısalık ortaya koyuyor (3.7 dakika). Bir başka ilginç bulgu ise yaşlı çiftler için bu sürenin daha kısa olması.

Seksin ne kadar sürdüğüne dair konuşmalar evrimsel açıdan da bazı soruları akıllara getiriyor. Seks, vajina içerisine spermlerin yerleştirilmesiyse, her cinsel birleşmede penisin yüzlerce kez içeri-dışarı kaydırılmasının sebebi nedir? Neden bu kadar uzun sürdüğüne dair kesin bir cevap ne yazık ki yok, ancak, penis şekli bu konuda bir ipucu sunuyor olabilir.

2003 yılında, araştırmacılar yapay vajina, yapay penis ve yapay spermler (mısır şurubu) kullanarak penis başının etrafındaki sırtın vajina içerisindeki sıvıyı aslında dışarıya çıkardığını ortaya koydular. Peki bu durum neyi gösteriyor? Erkeğin tekrarlı gidip gelme hareketinin bir avantajı, ejekülasyon öncesinde bir başka erkeğin spermlerini dışarı çıkararak kendi spermlerinin yumurtaya daha önce ulaşma şansını artırmak olabilir. Dolayısıyla bu durum ejekülasyon sonrası gidip gelmeye devam etmenin erkek için neden acı verici olduğunu da açıklayabilir, çünkü bu andan itibaren kendi menisini de dışarı çıkarma riski söz konusu olabilir.
Bu yazının kaynağı: https://bilimfili.com/sekste-erkegin-ortalama-bosalma-suresi-ne-kadardir/