İnternette, gazetelerde ve diğer ortamlarda beslenme önerilerinin sonu gelmek bilmiyor. Üstelik önerilerin çoğu çelişkili. Hem görsel kaygılar, hem de sağlık açısından halk tarafından merakla izlenen bu tartışmaların odağında olan başlıca besinlerden biri şeker.
“Şekeri yaşamınızdan bütünüyle çıkarın,” cümlesi mutlaka kulağınıza çalınmıştır. Tabi öyle bir durumda sadece toz ve kesme şeker satın almayı bırakmanın yeterli olmayacağı açık. Örneğin fruktoz içeriğinden dolayı meyveden de çekinmemiz gerekiyor mu? Yoksa vitamin vb diğer yararlarını düşünüp, daha fazla meyve mi yemeliyiz? Daha sağlıklı bir vücut için uğraşıyorsanız ve şeker ile tatlıları kesmeye karar verirseniz, meyveye de sırt çevirmeniz mi gerekir?
Norveç Kalp ve Akciğer Hasta Kuruluşu’ndan (LHL) sağlık danışmanı Erik Arnesen, meyvenin şekerden daha sağlıklı olduğuna dair hiçbir kuşku olmadığını belirtiyor. “Meyve, şekerlemeye güzel bir alternatif olabilir ancak ikisinin kıyaslanması doğru değil,” diyor.
Tropikal meyveleri çok yemeyin
Arnesen, meyvenin aslında sanıldığı kadar fazla şeker içermediğini söylüyor. “Meyvedeki kalorinin çoğunun, avokado dışında, şekerden kaynaklandığı doğrudur. Ancak meyve temelde sudan oluşur. Bu da içerdiği şekerin, yapay tatlılardakinden çok daha az yoğun olmasını sağlar. “
“Meyveler lif, vitaminler, potasyum ve polifenoller de dahil olmak üzere çok daha fazla besin içeriyor. Bütün meyvada şeker, meyvenin hücre duvarlarının içine depolanmış durumda olur,” diye açıklıyor Arnesen. Bu da meyvenin şekerlemelerden ve tatlılardan kesinlikle daha sağlıklı olduğu anlamına geliyor; üstelik onlar kadar lezzetli ve tatlı oldukları hâlde.
“Ancak sınırlamamız gereken asıl öğe, serbest şeker olarak adlandırılan şey. Serbest şeker sonradan eklenen şekerdir; bal, şurup ve meyve sularına sonradan eklenen şeker gibi,” uyarısını yapan Arnesen, meyvelerdeki doğal şekerden yine de endişe edenlere, tropik meyveler yerine elma, armut, narenciye türlerini öneriyor.
Beslenme konusunda akılda tutulması gereken atasözü şu: “Her şeyin azı karar, çoğu zarar.” Bazı kültürlerde bu düşünce “İlaç ile zehir arasındaki tek fark dozdur,” şeklinde ifade ediliyor. Dolayısıyla gerek meyveler, gerekse diğer besin türleri için en iyisi azar azar ve çeşitli beslenmek.
Her gün 2 farklı meyve yemeye çalışın
“Kimse meyve yemekten kaçınmamalıdır. İnsanlar meyve yemeyi bırakırsa, halk sağlığı açısından zararlı olur. 2013’te, Norveç’teki kardiyovasküler hastalıklardan yaklaşık 1.400 civarında ölüm vakası konusunda, düşük meyve alımına atıfta bulunulmuştu,” diyor Arnesen.
Elbette kişi sağlıklı beslenmek derdindeyse, endişelenmesi gereken çok fazla şey oluyor. Arnesen, içerdiği şeker nedeniyle meyveye karşı yapılan uyarıların, insanların dikkatini gıda ve içeceklere eklenen şeker gibi gerçek problemlerden başka yerlere saptırdığını düşünüyor.
Ulusal beslenme önerileri, günde iki farklı meyve ve üç farklı sebze yenmesi gerektiğini salık veriyor. Arnesen, önerilen bu miktarda meyvenin, şeker hastalarının kan şekeri regülasyonu için bile olumsuz etki yapmayacağının altını çiziyor. Danimarka’da, her gün iki porsiyon meyve yiyen Tip 2 diyabetli hastalar ile yapılan bir araştırmaya atıfta bulunarak bunu destekliyor.
Sonuçta sağlıklı bir vücut için her açıdan dengeli beslenmek şart. Ne sırf şekeri kesmek, ne de sırf meyve-sebzeye yüklenmekle iş bitmiyor. O yüzden en iyisi, elden geldiğince farklı çeşit besinden, sık sık ve az miktarda almak.
Kaynak: Science Nordic, “Is fruit really that healthy?”
İlk olarak BilimFili.com‘da Sevkan Uzel imzasıyla yayınlanmıştır.