Bu sene epey inatçı çıktı, ısınmıyor. Güneş adeta duygularımızla oynuyor. Direnelim. Nasılsa nemden kendimizi kaybedeceğimiz günler yakın. İnanmak, başarmanın yarısı. O halde artık yaza hazırlanma
zamanıdır. Yooo… Diyet listeleri olmayacak, keyifli, küçük dipnotlar yalnızca! Söz!
1) Güneş kremleri ile barışma vaktidir!
Yüzünü göstermeye nazlanmak konusunda Türk kızlarını sollayan güneş yine de zararlı. Erken yaşlanarak kozmetik camiasından medet ummanın gereği yok. Kendinize iyi bakın. Evden çıkmadan yarım saat evvel, güneş koruyucunuzla cildinizi şımartın.
Bunun mevsimi de yok, daima faydalı. Kıştan çıkamamış cildimiz iyice
kurudu, yoruldu. Su onu mutlu edecektir. Elbette sizi de!
Bacaklar bir açılsın, kışın rehavetini atsın üzerinden. Her fırsatta
her yere yürüyün. Ayrıca stresi azaltır, en iyi rahatlama yollarından
biridir.
4) Düzenli peeling yapın.
Bunun mevsimi yok aslında ama yaz için daha bir özendiğimiz doğru.
Haliyle vaktidir.
5) Tatil araştırmalarına başlayın.
İlaç gibi gelecek. Biz yorulmayalım derseniz ben sizin için yaparım.
İçim açılıyor.
6) Yeni şarkılar keşfedin.
Müzik her hazırlanma aşamasının vazgeçilmezi.
7) Yazlıklarınızı çıkarın.
Evet yakınlarda, el altında bir kaç kazak, hırka kalsın. Üşütüp
yataklara düşmenin anlamı yok ama o güzel, çiçekli, uçuşan elbiseleri
nasıl da özledik. Dolabı açıp onlarla karşılaşmak bile mutlu edecek.
8) Evrenle barışın.
Kavganın gereği yok. Bu mevsim dönümleri değişimini biz yaptık. Onun
bir suçu yok. Hem belki barışmak ona da iyi gelir de adam olur. Umut
dünyası işte…
9) Dondurma yiyin.
Bolca! Daima! Yaz gelmiş gibi davranırsak belki gerçekten gelir.
Psikolojik baskı artık kaçınılmaz.
10) Masaüstü fotoğrafınızı değiştirin.
Ki bunu çoktan yaptık, değil mi? Yaz bu sene cidden o hain, bir türlü
dönmeyen eski sevgili gibi… Sorun değil. Bu konuda arsızlaşmak bizi
saplantılı stalkera dönüştürmeyecek.
11- Yaz gelmiyorsa siz ona gidin, ağaç değilsiniz ki! Kuş gibi sıcak bölgelere uçuverin.
Yaz gelmiyorsa, biz gideceğiz.
Çare isyanda!