Ekoseksüel tanımını çevreye saygılı ve bunu kendine görev, aşk edinmiş kimse diye özetleyebiliriz. Syndey LiveWorks Festival’de yer alan ekoseksüel sanatçıların sergilediği deneyimsel sanat ise işi bir adım öte götürerek; doğa ile sevişmemiz gerektiğini söylüyor.
Ekoseksüellerin doğa ile birleşmemiz için ortaya koyduğu sebep ise onu sevip, ona saygılı olmamızdan geçiyor.
Aslında Nevada Üniversitesi’nde tez yazan Jennifer Reed de bu konuda onlara hak veriyor. Son iki yılda ekoseksüel kelimesinin aranma sayısının arttığını ve bu konuda artan ilginin kampanyalara da yansıdığını iletiyor.
Geri ekoseksüellere dönecek olursak Amanda Morgan‘ın demesine göre doğa ile sevişme işini abartıp gerçek anlamda ağaçlarla sevişenler de varmış.
Bu video da bunu gösteriye dönüştüren Ecosexual Bathhouse’dan bir parça: