Yüzyıllardır süren ‘Güneş seyri’ geleneğinin faydası bilimsel olarak kanıtlandı. NASA tarafından yapılan deneylerin sonuçlarına göre, morötesi ışınların gözlere zarar vermediği gün doğumu ve gün batımı saatlerinde Güneş’i izlemek hastalıkları iyileştiriyor ve insanüstü güçler geliştirmemizi sağlıyor.
Maya, Mısır, Aztek, Tibet ve Hindistan medeniyetleri tarafından tarih boyunca uygulanan Güneş seyrinin ilk üç ayında ışınlar gözden girerek beynin hipotalamus (Hipotalamus, beyinde talamusun altında bulunan ve üçüncü ventrikülün tabanını oluşturan önbeyin bölgesidir.) adı verilen bölgesini aktive ediyor. Enerji akışı zamanla beynin diğer bölgelerini de etkilemeye başlıyor. Bu da vücutta bazı değişimlere yol açıyor. Gerginlik ve endişe azalmaya başlarken iştah kaybı yaşanıyor.
Pratiği uygulayan kişilere öz güven artışı ve problemleri kolayca çözebilme yetisi geliyor. Birkaç ay sonra psikolojik problemlerdense eser kalmıyor.
DOKUZ AY SONRA BIRAKIN
3-6 aylık pratik fiziksel rahatsızlıkları da iyileştiriyor. Yapılan araştırmaların sonucuna göre, günlük 30 dakikaya ulaşan Güneş seyri, Güneş’ten gelen tüm renklerin beyni etkilemesi ile fiziksel rahatsızlıkların yok olmaya başlıyor. Yedi buçuk aylık Güneş seyri sonrası, gıda ihtiyacı azalmaya başlıyor ve dokuz ay sonra ise zihinsel ve fiziksel rahatsızlıklar kayboluyor. Uzmanlar dokuz aylık sürecin ardından pratiğin bırakılmasını ve yalnızca toprak üzerinde yalın ayak yürüyüşlerin düzenli olarak devam ettirilmesini öneriyor.
100 GÜN BOYUNCA SADECE AYRAN VE SU İLE BESLENDİ
Uzun süredir Güneş seyri uygulayan Hira Ratan Manek, insanüstü yeteneklerinin test edilmesi için NASA’ya başvurdu. NASA tarafından oluşturulan bir ekip, Pensilvanya Üniversitesi’nde Manek’i 100 gün boyunca gözlemledi. Deneyimli Güneş seyircisi, tüm bu zaman boyunca yalnızca ayran ve suyla beslendi, geri kalan tüm enerji ihtiyacını ise Güneş ışınlarından sağladı.
Karar.com