Dün akşam işten eve dönerken metronun en arkasında kafamı koymuş yorgun argın durakların geçmesini bekliyordum. Birden o tatlı sesiyle “next station levent” diyen kadını duydum.
Kafam o kadar yoğun ve karışıktı ki birden kendimi kadını, sesinden kafamda canlandırırken buldum. “sarışın, 30lu yaşlarında, 1.70 boyunda, kırmızı ojeli, uzun saçlı” bir kadın tahayyül ettim.
Aynı zamanda eve gittiğimde ne yiyeceğimi de düşünüyordum zira evde yemek yoktu. hazır mı alsam yoksa kendim menemen mi yapsam diye düşünürken metro durdu kapı açıldı ve birden burnumun dibinde “coming soon” yazan ve yumurtanın içinden bebeğin çıktığını tasvir eden bir resmin olduğu tişört belirdi. Gözlerim tam kapanacakken bu karnı burnunda kadına hiç düşünmeden kalkıp yer verdim. O kadar yorgundum ki kadına bakmadım bile. Ben yukarıda kırmızı ışıklarla geçilen durakları incelerken “ulan bu vezneciler durağını ne ara açtılar” diye düşündüm. tüm bunlar sadece 35 saniye içinde oldu.
birden yer verdiğim kadının bana baktığını hissettim. ayrıca tatlı tişörtü aklımda kalmıştı. tişörtü incelemek için kafamı kadının oturduğu koltuğa doğru çevirdiğimde gördüğüm gözler beynime çivi gibi çakıldı. Bu o’ydu.
lise3ten üniversitenin sonlarına kadar tam 4,5 senemi verdiğim kızdı. tırnaklarında hep en sevdiğim oje olduğunu söylediğim bordo oje sürülüydü. Dudaklarında çok hafif bir parlatıcı vardı. Ruj hiç sevmezdi zaten. Yaklaşık 6-7 saniye göz göze bakakaldık ama o 6-7 saniye boyunca o birlikte geçirdiğimiz 4,5 senenin her bir salisesi hızlı bir şekilde gözümün önünden geçip gitmişti…
En çok da ilerde evlenip yapacağımız çocukları hayal ettiğimiz anlar gelmişti aklıma. 2 çocuğumuz olacaktı. ilki kız ismini “Aslı” koyacaktık. ikincisini ise 4-5 sene sonra yapacaktık ve erkek olacaktı. Onun ismiyse “Atilla” olacaktı. Yani hep böyle hayaller kurmuştuk fakat şimdi o bu hayalleri bambaşka birisiyle gerçekleştiriyordu bile.
içimdeki o hisleri, kafamdaki o karmaşayı inanın tarif etmem mümkün değil beyler. Ayrılalı sadece 2 yıl olmuştu ve o şimdiden bizim onunla kurduğumuz hayalleri gerçekleştirmeye başlamıştı bile. Kızamam ki ona. Ya ne yapacaktı? Oturup ömrünün sonuna kadar beni bekleyecek değildi ya…
Ben bu inanılmaz his ve fikriyat karmaşasını yaşarken o 2 durak sonra indi. inerken son yarım bir bakış attı. Sanki böyle olmayabilirdi dercesine. Peşi sıra bakakaldım. Ondan geriye belki de aklımdaki son şey “coming soon” yazılı ve üstünde yumurtadan çocuk çıkan resmin olduğu hamile tişörtüydü.
Edit:Beyler hakkınızı helal edin hepiniz. Hiçbirinizin canını acıtmak istemedim. Sağ olun var olun.
İnci Sözlük’ten God Man’in yazdığı bu an gerçekten hepimizi üzdü.